Sosyal fobi (veya sosyal kaygı bozukluğu) başka insanlar tarafından yargılanma, eleştirilme, değerlendirilme korkusu (kaygısı) olarak tanımlanır. Hipnozda bilinçaltına verilecek telkinlerle sosyal fobi konusunda etkili bir terapi sağlanır.

Sosyal fobide birey, korku ve kaygılarının yersiz ve mantıksız olduğunun farkındadır, ama yine de bunlara engel olamaz. Başkaları tarafından yargılanacak olma kaygısı ve tevehhümünden kurtulamaz. Bu tür fobiye sahip olanlar her türlü gündelik sosyal iletişimde çok zorlanırlar; örneğin yeni bir insanla tanıştırıldıklarında ''Acaba benim hakkımda ne düşündü? Eminim benden hoşlanmamıştır.'' şeklinde olumsuz bir önyargıya kapılırlar. İlgi odağı olmaktan ve bir iş yaparken seyredilmekten hiç hoşlanmazlar, ''Yaptığım işte şimdi bir hata bulacaklar, acaba rezil mi oluyorum?'' diye devamlı bir kaygı taşırlar. Halbuki belki aslında onu seyreden kimse yoktur, varsa bile seyredenlerin o bireyin işinde hata arama gibi bir düşünceleri yoktur.

Sosyal fobiye sahip insanlar bunlar gibi benzer diğer sosyal ortamlarda da güvensiz, utangaç ve çekingen hissederler. Bu duyguların sebebi bireyin kendine duyduğu 'özdeğer'in yetersiz olmasıdır. Bunun temelinde de bireyin yetiştirilmesi esnasında ona aile içinde yeterince değer aşılanmamış olması olabileceği gibi, aile içinde normal olarak öğretilen davranışların toplumsal ilişkilerde normal karşılanmaması ve bireyi sosyal iletişimde başarıya ulaştıramaması da olabilir. 

Neticede, birey kendisinde yanlış birşey olduğunu, toplumun bir parçası olamadığını düşünür; ve kendini yalnızlığa iter, toplumdan izole eder. Bu elbette sorunu daha büyük hale getirecektir ve hayatı birey için daha da zorlaştıracaktır. Sosyal fobi bireyde yüz kızarması, panik-atak, aşırı terleme ve titremeye yol açabilir. Bulantı, konuşmada zorluk, vücutta genel bir korku hali, mide bozukluğu ve düzensiz kalp atışına da sebep olabilir. Sosyal fobi, bireyin sevdiklerinden ve iş arkadaşlarından da izole olmasına yol açabileceğinden insan hayatının kalitesini çok düşürebilir.

Hipnoterapi ile bireyin bu fobiden kurtulmasını sağlamak mümkündür. Başarıya giden yolda en önemli nokta, bireyin gerçekten değişmek istemesidir. Hipnoterapi ile bilinçaltı seviyesinde bireyin farkındalığı artırılır; ve bireyi yanlış-gereksiz düşünce şekillerinden kurtaracak telkinler verilir. Hipnoterapistin görevi, sadece bireyin seveceği ve kabul edeceği telkinleri vermektir. Bireyin rolü ise bu telkinlere samimiyetle inanıp işe yarayacağını hayal etmek, ve böylece bilinçaltına değişme komutunu vermektir. Şartlanmışlık bozma, bilişsel diğer teknikler ve NLP metodlarını da hipnoterapiye entegre ederek çok etkili bir şekilde sosyal fobi terapisi yapılır.