Aile Evlilik Çift Danışmanı Dr. Ekrem Çulfa Koçluk ve Psikolojik Danışmanlık Merkezi 0533 3738123
![]()
Psikologlar Pedagoglar Yaşam Koçları Üsküdar İstanbul 0533-3738123
danisman724@hotmail.com
Menopoz ve Depresyon
07/02/2011 Menopozve Depresyon Herinsan ara sıra ruhsal problemler yaşayabilir. İnsanlardaki bu durumlar bizi neşaşırtmalı ne de korkutmalıdır. Çünkü hayat boyunca bu tür süreçler olağandır. Fakat menopoz sürecindeyaşanan bunalımlar yaşın ilerlemesi vehormonsal nedenlerle bazen daha zor geçebilir. İşte bu süreç ise kadınlarınbelli yaştan sonra adet dönemlerinin bitmesiyle gerçekleşen bir durumdur. Adetkanamasının olmadığı bir yıldan sonra kadın menopoza girer. Yaşlanmanın doğalbir bölümü ve doğurganlığın bitişi olan menopoz genel olarak bir operasyonlayumurtalıkları alınmamış 40’ lı ve 50’ li yaşların başındaki kadınlarda gerçekleşir.Perimenopozda ve menopozda östrojen seviyesi düşer ve duygusal değişimlergözlemlenir. Menopoz döneminde hormonal değişimler sebebiyleöstrojen-progesteron dengesinde değişme ve östrojenin vücuttan çekilmesi sözkonusu olur, bir yandan da kadında ‘’Benim kadınlığım bitti, ben artıkyaşlandım, yaşlanıyorum’’ gibi düşünceler oluşmaya başlayabilir. İşte budoğurganlığın bitmesini ise bazı kadınlar üzüntülü ve sıkıntılı bir durumolarak algılarken, bazı kadınlar rahatlama bir dertten kurtulma gibialgılayabilirler. Bu düşüncelerin oluşumu kişisel, kültürel, aileninözellikleri gibi pek çok farklı nedenlerden etkilenebilirler. Menopoz dönemindebu hormonal değişiklikler ile sosyal değişikliklerin birlikte etkisi kadınlardadepresyon riskini arttırabilir. Bazı aynı dönem 45 gibi yaşlara erken işebaşlayanlarda emeklilik dönemine rastlayabilir. Kişide 20 yıllık meslekhayatının sonu, emeklilik, menopoz bir arada olabilir. Kişi böyle bir yeniyaşam dönemine girdiği zaman da ise depresif dönemden geçebilir. Menopozdönemindeki bayanların gün içi değişimlerini ise şu şekilde ifade edebiliriz: Sabahınerken saatlerinde bir çoğumuz kendimizi biraz moralsiz hissederiz. Ruhsaldurumumuz gün içinde düzelir, öğlene doğru bir kez de öğleden sonra olmak üzereiki kez en iyi durumda ulaşır. Bu değişmeler doğrudan doğruya adrenalin bezininişlevine ve ürettikleri kortizol adlı hormonun miktarına bağlıdır. Kortizol,yalnız fizyolojik işlevleri normalleştirmekle kalmaz aynı zamanda ruhsaldurumumuza da normalleştirir. Uykudan kalktıktan sonra kortizolün kan düzeyiyükselir ve bizi fiziksel ve ruhsal olarak uyandırır ve kendimizi daha iyihissetmeye başlarız. Ostrojen ve progesteron hormonunun eksikliğinin veyagöreceli yokluğunun depresyonla ilişkili olduğunu gösteren bir çok kanıtvardır. Menopoz depresyonları kandaki kadınlık hormonlarının eksikliğinebağlıdır. MenopozBelirtileri:
Menopoz-Depresyon İlişkisi ve Yapılan Araştırmalar Araştırma;36- 45 yaş arasında, 332’ si depresyon geçirmiş, 644’ ü geçirmemiş, ama hiçbirihenüz menopoza girmemiş toplam 976 kadın üzerinde gerçekleştirildi. Bukadınlarla her altı ayda bir görüşme yapıldı, kan ölçümlerinin yanı sıra adetdüzenleri incelendi. Araştırılan kadınların tümü de adet görmekteydi. Ancakdepresyon öyküsü olan kadınlar, adet düzeninin değişimi, gecikmesi ve ateşbasması gibi semptomların perimenopoz semptomları gösterdiği kabul ediliyor. Buçerçevede bir yıl boyunca adet görmeyen kadınlarda menopoza girmiş kabulediliyor. RiskYüzde 20 artıyor; Araştırmayı yapan bilim adamları, 50 yaş civarındamenopoza girmenin normal sayıldığı ABD’ inde, araştırmaya katılan ve uzun sürelidepresyon geçirmiş kadınların yüzde 20’ sinin, 30’ larının sonlarında menopozbelirtileri gösterdiklerini ortaya çıkardı. Çalışmanınortaya çıkardığı diğer bir sonuca göre de, 30’ lu yaşlarının sonlarıyla 40’ lıyaşlarının başlarında depresyon geçiren kadınların, diğer kadınlara göreperimenopoz aşamasına erken girme riski iki kat artıyor. BernardHarlow’ a göre, zuzun süreli veya şiddetli depresyon ile erken menopozarasındaki bağlantı östrojen hormonundan kaynaklanıyor. Harlowve arkadaşları araştırma boyunca altı ayda bir kadınlara kan testi uygulayarakhormon seviyelerini ölçmüş. Buölçümlere göre,depresyon geçirmiş kadınlar östrojen seviyeleri depresyongeçirmeyenlere göre düşük olarak tespit edilirken, folikül stimüle eden; yanifolikülleri harekete geçiren hormon seviyeleri daha yüksek çıkmış. Yumurtalıklarıngiderek fonksiyonunu yitirmesinin bir göstergesi de, foliküllleri hareketegeçiren ve hipofiz bezi tarafından üretilen hormonlardaki artış. Yumurtalıklarve hipofiz bezi normalde uyum halinde çalışıyorlar. Yani hipofizin ürettiğihormonlar yumurtalıklara sinyal göndererek bunların daha fazla östrojenüretmesini sağlıyorlar. Bir başka ifadeyle yeterli östrojen üretilmediği zamanfolikülleri harekete geçiren hormonlar artış gösterebilir. Dünyasağlık örgütü’ ne göre depresyonkadınlarda erkeklere göre iki kat daha fazla görülüyor. İşte bu yüzdendepresyon ile menopoz arasındaki bağlantı daha önem kazanıyor. Ulusalsağlık örgütüne göre kadınlara has olan; üremeyi sağlamanın, genetik vebiyolojik faktörlerin ve psikolojik- kişisel özelliklerinin yüksek depresyonriskinin oluşmasında payı olabilir. Menapozdadepresyon riski üç kat daha fazla; Son yıllarda gelişmiş ülkelerde menopozsonrası kadınların oranı tam üç kat artış gösteriyor. Dünya üzerindeki her üçkadından biri, bugün menopoz sorunu ile birlikte yaşıyor. Menopozun bir gelişimdönemi olduğunu, psikiyatrik bir hastalık olmadığını anlatan İstanbul TıpFakültesi Liyezon Psikiyatrisi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Sedat Özkan, ‘’Menopozdönemindeki psikolojik belirtiler fizyolojik sebepler yanında,bireysel-kültürel-sosyal ve yaşa özgü faktörlerle ilgilidir. Ancak bazıdurumlarda menopozun biyolojik etkilerine psikolojik sorunlarda ekleniyor’’diyor. MenopozunEtkileriyle Başa ÇıkmakMenopozunetkilerini kolaylaştırmak ve sağlığı korumak için olan bu öneriler, korkular,duygu dalgalanmaları ve depresyonla başa çıkma süreçlerini içerir.
Bir kadının menopoza girip- girmediğini ölçen bir test.Lütfen işaretleyin. Son yedi gündür; 1)Gülebiliyor ve olayların komiktarafını görebiliyorum. · Her zaman olduğu kadar. · Artık pek o kadar değil. · Artık kesinlikle o kadar değil. · Artık hiç değil. 2)Geleceğe hevesle bakıyorum. · Her zaman olduğu kadar. · Her zamankinden biraz daha az. · Her zamankinden kesinlikle dahaaz. · Hemen hemen hiç. 3)Bir şeyler kötü gittiğindegereksiz yere kendimi suçluyorum. · Evet, çoğu zaman. · Evet, bazen. · Çok sık değil. · Hayır hiçbir zaman. 4)Nedensiz yere kendimi sıkıntılıya da endişeli hissediyorum. · Hayır, hiçbir zaman. · Çok seyrek. · Evet, bazen. · Evet, çoğu zaman. 5)İyi bir neden olmadığı haldekorkuyor ya da paniğe kapılıyorum. · Evet, çoğu zaman. · Evet, bazen. · Hayır, çok sık değil. · Hayır, hiçbir zaman. 6)Her şey giderek sırtımayükleniyor. · Evet, çoğu zaman hiç başa çıkamıyorum. · Evet, bazen eskisi gibi başaçıkmıyorum. · Hayır, çoğu zaman oldukça iyi başaçıkabiliyorum. · Hayır, her zamanki gibi başaçıkabiliyorum. 7)Öylesine mutsuzum ki, uyumaktazorlanıyorum. · Evet, çoğu zaman. · Evet, bazen. · Çok sık değil. · Hayır, hiçbir zaman. 8)Kendimi üzüntülü ya da çömüşhissediyorum. · Evet, çoğu zaman. · Evet, oldukça sık. · Çok sık değil. · Hayır, hiçbir zaman. 9)Öylesine mutsuzum ki,ağlıyorum. · Evet, çoğu zaman. · Evet, oldukça sık. · Çok seyrek. · Hayır, asla. 10)Kendime zarar verme düşüncesinin aklımageldiği oldu. · Evet, oldukça sık. · Bazen. · Hemen · Asla. |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |
Yazarın diğer yazıları |
Özgüven - 02/03/2012 |
Özgüven |
NEOFOBİ - 13/02/2012 |
NEOFOBİ |
Çocuklarda Parmak Emme Davranışları - 02/02/2012 |
Çocuklarda Parmak Emme Davranışları |
Alt Islatma Problemi - 17/01/2012 |
Alt Islatma Problemi |
Tuvalet Eğitimi - 11/01/2012 |
Tuvalet Eğitimi |
Kararsızlık Nedir? - 02/01/2012 |
Kararsızlık Nedir? |
İnsomnia - 26/12/2011 |
İnsomnia |
Bağımlılık Nedir? - 26/12/2011 |
Bağımlılık Nedir? |
Cep Telefonu Bağımlılığı - 28/11/2011 |
Cep Telefonu Bağımlılığı |
![]() |